26 Temmuz 2025 - Vatandaşlar izahat talep ediyor
İki insanımızı kaybettik. Ailelerine ve yakınlarına bir kez daha içten taziyelerimizi sunuyoruz. Devletin yetersizliği nedeniyle yaşanan can kayıpları, ifade edildiği gibi “tali bir hasar” veya “talihsiz bir kaza” değil, birincil ve en önemli sorundur.
Kıbrıs’ımıza olan sevgimizde herhangi bir ayrıma yer olmadığını kanıtlayan adanın her yanından yardıma koşan tüm gönüllülere, kişilere, itfaiyecilere ve organize gruplara teşekkür ederiz.

Kriz yönetimi sadece araçlar ve planlar meselesi değildir. Her şeyden önce, vatandaşlara karşı şeffaflık, hesap verebilirlik ve sorumluluk meselesidir.
Evler, mülkler, ormanlar ve bütün bir ekosistem yok oldu. Devlet yetersiz kaldı. Vatandaşlar bilgi, yardım ve yetkililerin fiili varlığından mahrum bir şekilde ortada kaldı. Tüm bunlar, iklim krizi nedeniyle bu tür büyük yangınlar gibi olayların sadece artacağı bir dönemde gerçekleşti. Savunmasız ve hassas olan Kıbrıs için, tüm bunlarla mücadeleye hazırlık yapmak artık ulusal güvenlik meselesi haline gelmiştir.
Halk haklı olarak birçok soruya cevaplar istiyor:
Ülkenin gerçekte kaç hava aracı var ve bunlardan kaç tanesi gerçekten görevdeydi?
Yangın Monagri-Alassa yolunu kapsamışken gerektiği gibi trafiğe kapatıldı mı? Kapatılmadıysa, neden kapatılmadı ve iki vatandaşımızı kaybetmemize sebep oldu?
Kıbrıs Radyo Yayın Kurumu (RIK), kriz gecesi sürekli haberler yayınlamak yerine neden dizi yayınlamaktaydı ve böylece vatandaşları sosyal medyadaki doğrulanamayan bilgilere maruz bıraktı?
Acil durumlarda aranacak numara olan 112 hala daha neden çalışmıyor? Köy muhtarları neden herhangi bir yardım almadan ve plansız bir şekilde köylerini tahliye etmek zorunda kaldılar?
Hükümet Kıbrıslı Türkler tarafından sunulan yardım tekliflerini neden reddetti?
2021'de yangın mağdurları için toplanan bağışlar nereye gitti? Herkes tazmin edildi mi? Tazmin edilmedilerse, vatandaşlar devletin şu anda açıkladığı tazminat niyetine nasıl güvenebilir?
Son olarak, vatandaşlar ve bireyler tüm bu çabalar çerçevesinde kendi imkanlarıyla, özveriyle ve kendi inisiyatifleriyle ön saflarda yer aldılar. Bu devleti onurlandıran bir durum değil, aksine rezil eden bir durumdur.
Volt olarak talep ediyoruz:
Hükümet vatandaşlardan kamuoyu önünde özür dilemelidir.
Adalet Bakanı ve Çevre Bakanı, krizin önlenmesi, koordinasyonu ve yönetilmesinde tam bir başarısızlık gösterdikleri için istifa etmelidirler.
112 sistemi derhal devreye sokulmalıdır.
İtfaiye araçlarının kullanımı, tahliye emirleri, harcamalar ve önceki katkı payları hakkında kamuya şeffaf bir şekilde hesap verilmelidir.
Her bir mağdur ne zaman ve nasıl tazmin edileceğini bilmesi için, tazminatlara yönelik gerekli prosedürleri ve tarihleri içeren kesin bir zaman çizelgesi yayınlanmalıdır.
Bunlar “muhalefetin” talepleri değil, her vatandaşın hak ettiklerinin asgarisidir.
Devlete olan güven, açıklamalarla değil, sorumluluk ve şeffaflıkla inşa edilir.
Ve bunlar eksik olduğunda, özür dilemek ve istifa etmek gerekir.